bugün

entry'ler (44)

kalesinema

Nam-ı diğer Çanakkale Sinema Topluluğu, her on beş günde bir ücretsiz ve eğitim amaçlı film gösterimi yaparak, sahnelerin konuşulduğu ve tartışıldığı sinema atölyesidir. Çanakkale'nin sosyal hayatına renk ve değer katmasını temenni ediyorum. Film gösterimleri belediye iş merkezi erkan yavuz sahnesinde gerçekleştirilmektedir. Duyurulur.

sevilen kadın

bir gün mutlaka gidecek olan kadındır. eğer hala gitmediyse yeteri kadar sevmediniz demektir. genelleme yapmak doğru olmasa da siz bunları boşa harcanmış yılların bir manifestosu olarak kabul edebilirsiniz.

iç kontrol sistemi

5018 sayılı kanun kapsamında idarelerin mali ve mali olmayan tüm işlemlerini belirlenmiş ilke ve standartlara uygun şekilde yürütülmesini, kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanılmasını amaçlayan ve bu doğrultuda yürütülen faaliyetlerin tümüdür.

herkes mi mutlu

yalnız insanların, özellikle sosyal medya kullanan yalnız insanların kendilerine sıkça sordukları sualdir. hayır sevgili dostum, herkes mutlu değil. sadece insanlık pazarlama konusunda arşa çıktı.

gecenin şarkısı

yalnızlığın izini sürenler için bir şarkı bırakıyorum. iyi dinlemeleriniz olsun efendim.

https://www.youtube.com/watch?v=GnI1MyALjPE

(bkz: boom pam-tamid levad)

beyaz zenciler

ingvar ambjornsen tarafından kaleme alınan yeraltı edebiyatı türündeki romandır. Konusu itibariyle yeraltı edebiyatı; otobanda ters yönde gidenlerin, her türlü paradigmaya savaş açanların, kaybedenlerin ve aykırıların edebiyatıdır. Sonuç olarak kitabın ismi ait olduğu edebiyat türüne gayet uygun seçilmiş. Roman; başkahraman Earling Haefs ve yakın arkadaşları Charlie ile Rita'nın etrafında geçmektedir. Karakterlerin bugünleri ve geçmişleri, uyuşturucu ile seks bağımlılıkları bilhassa sefaletleri oldukça akıcı bir şekilde okura aktarılmış.

unutmama laneti

gerekli gereksiz her şeyi hatırlayarak insanın kendine anılarıyla zulmetmesi. iyi bir hafızanın faydalı olduğu zamanlar muhakkak ama dönem dönem geçmişin silinmesi gerekiyor. ilkokulda yaşanan bir olayı tüm detaylarıyla hatırlamak, ya da izlenilen bir filmin repliklerini ezbere söyleyebilmek çoğu kez can sıkıcı ve yorucu. öte yandan hafızadan yok olması gereken olay ve kişileri dimağında taşımak bünyeye salt zarardan başka bir şey değil.

önceliklerin değişmesi

insanın hayatında ağır basan bazı şeylerin yeniden sıralanmasıdır. bu durumu evlenen dostlarınızda görürsünüz. sonra çocuğu olan dostlarınızda pekiştirirsiniz. daha sonra ise yitip giden dostluğunuzdan dolayı o kişiye kızmamayı öğrenirsiniz. işte bu durum olgunlaşma diye bahsedilen şeydir. hayatta herkesin öncelikleri vardır ve bunların bir kısmı değişmeye mahkumdur.

vitrin dünyası

bütün değerin sadece görünümde olduğu, insan ve ona ait her şeyin fiyatlandırıldığı, 21.yüzyılda gelinen noktadır. pazarlama üzerine kurulu bu sistem içerisinde elbette "insanlık" payını alacaktı. mühim olan ise ne olduğun değil, kendini kaça satabildiğin. çünkü bir tuvalet kağıdı reklamında da belirtildiği üzere; sen daha iyisine layıksın!

düşünsel kurt adam

hakan günday'ın kinyas ve kayra romanında bahsettiği karakter tipidir. gündüzleri topluma karışan, geceleri ise tehlikeli mecmualar okuyan, ceplerinde anarşik ve nihilist fikirlerin eksi olmadığı medeniyetin defolu adamları, uç fikirlerin ateşli savunucularıdır. onlar asla gerçekleştiremeyecekleri eylemleri akşamları cemiyet ortamında öfkeyle kusar, sabahları ise herkes gibi kalkıp düzenli hayatlarına devam ederler. orta sınıf burjuvazisinin güvenli ortamını terk etmeyi göze alamazlar. bu yüzden iki ayrı hayat sürdürmeye mahkumdurlar.

üstat

çeşitli meslek mensuplarından yetkin ve kıdemli olanlara hitap etmek için kullanılan onurlandırıcı kelimedir. Bu meslek mensuplarının başında; Sayıştay denetçileri, maliye müfettişleri ve iç denetçiler gelir. Aynı zamanda maliye uzmanları ve mali hizmetler uzmanları gibi kariyer meslek mensupları da kendinden üst dönem olan uzmanlara bu şekilde hitap eder. Üstat olmak kolay bir iş değildir, kulağa güzel gelebilir ama o güzelliğin bir de ağırlığı vardır. Velhasıl üstat olmak için önce çalışmak çabalamak sonra da tevazu ile bunu taşıyabilmek gereklidir.

gecenin şarkısı

içinde bulunduğumuz halet-i ruhiye itibariyle dinlenecek şarkı.

https://www.youtube.com/watch?v=UqLRqzTp6Rk

iyi geceler ve iyi şanslar...

geceye bir cümle bırak

" her şeye yüksek bir sadakat, derin bir nefretle bağlıyım. her nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi gelir. "
(bkz: Charles Baudelaire)

harfler ve notalar

içerisinde yirmi sekiz denemenin yer aldığı, Hasan Ali Toptaş tarafından yazılmış eserdir. Akıcı ve samimi bir dile sahip yazar, bu eserinde tanıttığı kitaplar ve yazarlar ile hikayeciliğin ve romancılığın derinliklerinden örnekler sunarak yazmaya yeni başlayanlara ufuk açmakta. Ayrıca bir sonraki okuyacağınız kitaba karar vermenize vesile olacağı da muhakkak.

şuan çalışıyor olmak

geçimini virüse rağmen sağlamak zorunda olanların, halihazırda emeğini satarak gerçekleştirdikleri faaliyettir. ilk defa işe gelirken insanların gözlerinde korkuyu okudum, bir yerde evde oturup paranoyaya bağlamaktan iyi ama adil mi orası tartışılır. tüm çalışan emekçi arkadaşlara selam olsun.

mahfi eğilmez

maliye bakanlığı mülakatlarına girecek olanların mutlaka okumuş olduğu, kendime yazılar isimli blogta iktisadi makaleler yayınlayan eski hazine müsteşarı beyefendi.

şahsiyet dizisi

senaryosunu Hakan Günday'ın yazdığı, başrollerinde Haluk Bilginer ve Cansu Dere'nin yer aldığı dram ve polisiye ögeler içeren on iki bölümlük yerli yapım dizidir. Ayrıca dizide yeraltı edebiyatından esinlenmeler de mevcuttur.
"Vicdan denen şey bağırsak gibidir. Sen uyurken de çalışır. Köreltsen de insaniyetini işlediğin o korkunç cinayet, çıktığın idam sehpasıdır. Sımsıkı düğüm olur boynunda, kurbanının yağlı urgan gibi elleri. Kimse katil olduğunu bilmese de, her gece kendin asarsın kabuslarında kendini. Bağırsak vicdan gibidir. Derdin boşaltmaksa içini, kendin çekersin ipini. insan dener ve yanılır."
(bkz: şahsiyet dizisi)

yazmak

kelimelerle resim çizmek, anı ölümsüzleştirmek ve tarihe mıh çakmaktır.

ömer hayyam

lise yıllarında rubailerini okuduğum, bir tanesi hala ezberimde olan şair, filozof, astronom ve aynı zamanda Nizamül-mülk ile Hasan Sabbah'ın okul arkadaşı olan şahsiyet.

(bkz: ömer hayyam rubaileri)

kitap alıntıları

"insanların büyük çoğunluğu yüzmeyi öğrenmeden yüzmek istemez. Ne anlamlı bir söz değil mi? Yüzmek istememeleri doğal, çünkü karada yaşamak için yaratılmışlar, suda değil. Ve düşünmek istememeleri doğal, çünkü yaşamak için yaratılmışlar, düşünmek için değil! Evet, kim düşünürse, kim düşünmeyi kendisi için temel uğraş yaparsa, bunda ileri bir noktaya ulaşabilir; ne var ki, karayla suyu değiş tokuş etmiştir böyle biri ve bir gün gelir suda boğulur."

Bozkırkurdu- Hermann Hesse